İşletim sisteminin dosyalarıorganize etme ve yönetme için ne kullandığınıgösteren
ifadedir. Dosya verilerin toplandığıbirimlerdir. Sanal olarak bilgisayar bütün verilerini dosya olarak saklar. Bir çok dosya tipi vardır. Program dosyaları, veri dosyaları, text dosyalarıgibi… Dosya sistemi adıverilen bir yol ile işletim sistemi dosyaların içindeki bilgileri organize eder. Genelde işletim sistemleri hiyerarşik dosya yönetim sistemini kullanır. Bu sistem ağaç yapısıadıverilen klasörler içerisinde dosyalarıorganize eder. Bu klasör sisteminin başlangıç noktasıkök dizindir (root directory, C:\>). Sistem içerisindeki veri kümeleri dosya (kütük) olarak adlandırılır. Bu nedenle ikincil bellekler daha genişanlamıyla giriş/çıkışbirimleri (HDD, CD-ROM, Flashdisk v.s.)
üzerinde tutulan verilerin yönetimi dosya yönetimi kapsamında ele alınır.
Dosya yönetim sisteminin temel işlevleri üç maddede toplanmıştır:
1 -Mantıksal dosya yapılarından fiziksel yapılara geçişin sağlanması.
2 - İkincil belleklerin verimli kullanılmasınısağlanması.
3 - Dosyaların paylaşılması, korunmasıve kurtarılmasıile ilgili araçların
Bilişim Teknolojileri Temeli
21 Şubat 2012 Salı
14 Aralık 2011 Çarşamba
Dürüstlük
Dürüstlük
köyün birinde bir yaşlı karı koca yaşarlarmış.bunlarında tek bir oğulları varmış.Oğullarına sevgiyi dürüstlüğü,doğruluğu ve dahası insanlığı çok iyi bir biçimde öğretmişler.Vegün gelmiş oğulları askere gidecek yaşa gelmiş.Oğullarını vatan borcu için askere göndermişler.ve köyde bir başlarına kala kalmışlar.Ne gelen nede gidenleri nede arayıp soranlrı yokmuş.Yaşlı kadın kocasına bey keşke bizede misafir gelse ne güzel olur der.Onu en iyi şekilde ağırlardık der.Fakat ne gelen nede arayıp soranlrı varmış.Ve birgün bir yolcu bunların köyden geçer.tesadüf buya aç susuzdur.Atıda yorgun ve btaap tüşmüştür.Yaşlı karı koca bu yolcuyu evlerine davet edip biraz dinlenmesini isterler.Yolcuda bu teklifi geri çevirmeyip kendisininde buna ihtiyacı olduğun bir kaç gün dinlenip güç toplayacağını düşünür.Mümkünse beş gün kalacağını söyler.bu duruma ikiside çok sevinir.Bizim için bir şereftir derler. Akşam olur yaşlı kadın misafire yatak açar.kadın kendince misafirin bu yumuşak yatakta çok rahat edeceğini düşünür.Ve yolcu yatar .sabah vakti horozlar öter gün ışımaya başlar .Yaşlı kadın erkenden kalkar misafire çok güzel bir kahvaltı hazırlar.Ve bundanda son derece mutluluk duymaktadır.Sofrada nerdeyse bir kuş sütü eksiktir .Misfir kalkar kahvaltıyı görür kendince böylr bir kahvaltıya hasret kalmış oldduğunu düşnür.GÜZELCE BİR KARNINI DOYURUR.Tıka basa yer vesofradan kalkar .bir teşekür bile etmez .yaşlı kadın bun pek dikkate almaz unutmuştur belki hoşgörür.Ve bir,iki,üç,dört beş gün derken kadın kocasına .Bey der bu adam çok nankör birymiş okadar hizmet etik birkere olsun teşekür etymedi .Ve adam beşinci günü
n sonunda artık benim gitme vaktim geldi der.sizden bana yolluk hazrlamanızı isteyebilirmiyim der.yaşlı kadın tabiki der vehazırlar.Misafir giderken kadın dayanamayıp sorar neden bu yaptıklarımıza rağmen hiç teşekür etmedin der.yolcuda şu cevabı verir .kim ne yaparsa kendine der.ve çeker gider.Fakat yaşlı kadın yolcunun çok nanker olduğun düşündüğü için azığına zehir katmıştır.yolcu az gider uz gider ve karnı acıkır.bir derenin kenarına oturur.orada bitane genç oturmaktadır.karnın açsa beraber yamek yemesini ister.yolcu gence sen başla ben su alıp geleyim der.Ve dereye gider genç çoktan yemiş ve zehirlenmiştir .Zehirlenen gen yaşlı karı kocanın oğludur.Kim ne yaparsa kendine yapar....

n sonunda artık benim gitme vaktim geldi der.sizden bana yolluk hazrlamanızı isteyebilirmiyim der.yaşlı kadın tabiki der vehazırlar.Misafir giderken kadın dayanamayıp sorar neden bu yaptıklarımıza rağmen hiç teşekür etmedin der.yolcuda şu cevabı verir .kim ne yaparsa kendine der.ve çeker gider.Fakat yaşlı kadın yolcunun çok nanker olduğun düşündüğü için azığına zehir katmıştır.yolcu az gider uz gider ve karnı acıkır.bir derenin kenarına oturur.orada bitane genç oturmaktadır.karnın açsa beraber yamek yemesini ister.yolcu gence sen başla ben su alıp geleyim der.Ve dereye gider genç çoktan yemiş ve zehirlenmiştir .Zehirlenen gen yaşlı karı kocanın oğludur.Kim ne yaparsa kendine yapar....

13 Aralık 2011 Salı
İşlem no 2
GÖRÜNTÜLEME BİRİMLERİ
BİLGİSAYAR MONİTÖRÜ
Monitör, görüntü sergilemek için kullanılan elektronik ya da elektro-mekanik aygıtların genel adı. Monitör, başta televizyon ve bilgisayar olmak üzere birçok elektronik cihazın en önemli çıktı aygıtıdır. Monitör, plastik bir muhafaza içerisinde gerekli elektronik devreleri, güç transformatörünü ve resmi oluşturan birimleri içerir. Monitörle bilgisayar arasındaki iletişimi ekran kartı sağlar. Yani, monitörden çıkan veri kablosu bilgisayar kasasında ekran kartına bağlanır. Monitörlerin boyutları inç ölçü cinsinden belirlenir. Monitörlerin boyutları, 14 inç, 15 inç, 15.4 inç(laptop), 17 inç, 19 inç, 22 inç gibi değerlerle ifade edilir. Bu boyut monitör ekranının bir köşesinden diğer köşesine olan uzaklıktır.
Ekran modları
Bilgisayar kullanılırken monitörlerde iki tür ekran moduyla karşılaşılır. Bu ekran modları Text modu ve Grafik modudur.
Text modu: Text modunda ekran 25 satır ve 80 sütundan oluşur. Yani her satıra en fazla 80 karakter yazılabilir. DOS işletim sistemi text modda çalışan bir işletim sistemidir.
Grafik modu: Grafik modu, Microsoft Windows işletim sisteminin çalıştığı ortamdır. Monitör ekranı pixellerden (noktalardan) oluşur. Pixel sayısı ne kadar fazla ise netlik o kadar artar. Nokta sayısı yoğunluğuna çözünürlük denir. Çözünürlük azaldıkça netlik azalır ve görüntü bozulur.
Monitör türleri
Monitörler iki tiptedir. CRT ve daha modern olan LCD monitörler. CRT monitörlerin boyutları bir televizyon gibi, oldukça büyüktür. LCD monitörler ise çok daha incedir.
CRT monitörler
Bir monitörün en önemli parçası çeşitli elektronik devrelerle birlikte CRT (Chatode Ray Tube – Katot Işınlı Tüp) denilen havası boşaltılmış ve ön yüzeyi binlerce fosfor noktacığından (dot) oluşan koni şeklindeki tüptür.
Bu tüpün geniş tarafı dikdörtgen şeklindedir. Diğer dar tarafında ise elektron tabancası bulunur.
Tabanca içerisindeki katot levhaları tel fleman (ısıtıcı) ile ısıtılır ve tüp içerisinde serbestçe dolaşan elektron bulutu oluşturulur. Negatif kutuplandırılan katotlar ile pozitif kutuplandırılan ekranın iç yüzeyi arasında büyük bir gerilim farkı uygulandığında katotlarda oluşan elektronlar dış yüzeye doğru fırlar.
Sabit olarak yerleştirilen odaklama elemanları bu elektronları bir araya getirerek bir ışın halinde ekran orta yüzeyinde odaklar. Bu ışını ekranın istenilen taraflarına yönlendirmek için elektron tabancasının etrafında yatay ve dikey saptırma bobinleri bulunur. İşte bu ışının ön yüzeyde gezdirilmesi suretiyle ortaya görüntüler çıkar.
Ekran kartından sinyal geldiği müddetçe bu ışın monitörün sol üst köşesinden başlayarak fosfor ile kaplı ön yüzeyi tarar. Burada verecek çinko oksit türevi kullanılr Noktanın hızlı hareketi görüntüyü oluşturur.Gözümüz gecikmeli algıladığı icin görüntü oluşur.
Elektron demetinin ekranda saniyede kaç resim taradığı ekran kartı tarafından belirlenir. Bu değer saniyede 50 ile 120 arasında değişir. Bu değerler “tazeleme” frekansı olarak isimlendirilir. Değerin yüksek olması görüntü kalitesini ciddi ölçüde artıracaktır. Değer düşük olursa monitörde gözü yoran kıpraşımlar daha da fazla olacaktır.
Renkli monitörlerde renklerin oluşması için üç temel renk (kırmızı-yeşil-mavi) kullanılır. Her renk için elektron tabancası içerisinde bir ışın demeti oluşturan eleman vardır. Ayrıca ekran yüzeyi de üç ayrı renkten oluşan fosfor tabakasından oluşur. Bu tabakalar delikli bir maskenin arasından aydınlatılır. Hassas bir şekilde ayarlanan bu deliklerde her renge ait ışın demeti sadece o renge çarpar.
Monitördeki her nokta üç ayrı renkteki fosfor damlacığından oluşur. Bu üç fosfor damlacığı da bir araya gelerek “pixel” leri oluşturur. Birbirine en yakın aynı renkteki iki noktanın merkezleri arasındaki uzaklığa “dot pitch” denir. Nokta aralığı anlamına gelen bu ifadenin bu günkü değerleri 0.24 mm ile 0.28 mm arasında değişmektedir. Bu değerlerin küçük olması görüntü kalitesinin artması anlamına gelir.
LCD Monitörler
- Ana madde: Sıvı kristal ekran
LCD (Liquid Cyristal Display) monitörlerde görüntü sıvı kristal diyotlar yardımıyla sağlanmaktadır. Bu diyotlara gerilim uygulandığında, içlerindeki moleküllerin polarizasyonu değişmekte ve beraberinde de diyodun geçirgenliği değişmektedir. Bu duruma dijital saatlerde de rastlamaktayız. Normalde şeffaf olan bu diyotlara gerilim uygulandığında geçirgenliklerini kaybederler ve siyaha dönerler. Renkli LCD monitörlerde ise çok ufak ve birden fazla diyot kamanı kullanılarak görüntü alınmaktadır.
LCD monitörler DSTN ve TFT olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Ucuz olan ve “passive matrix” teknolojisini kullanan DSTN (Dual-Scan Twisted Nematic)’ler çözünürlükleri ve görüş açıları TFT’lerden düşük olan monitörlerdir. Bu monitörler genelde dizüstü bilgisayarlarda kullanılmaktadır. TFT (Thin Film Transistor)’ler ise “active matrix” adı verilen ve görüntüyü daha parlak ve keskin gösteren bir teknoloji kullanırlar. TFT’lerde her piksel bir ya da dört transistör tarafından kontrol edilir ve bu sayede flat panel ekranlar arasında en iyi çözünürlüğü sunarlar..

Monitörün yapısı ve çalışması
LCD MONİTÖR YAPISI
LCD monitörler her şeyden önce CRT monitörlere göre çok az yer kaplarlar. Kapladıkları alan sadece ekran içindir. Tüp kullanmadıkları için hafiftirler ve sadece ekran içindir. Tüp kullanmadıkları için hafiftirler ve ısınma sorunları da yoktur. Çok az güç tüketirler ve radyasyon yaymazlar. Ayrıca CRT monitörlerin aksine manyetik alanlardan etkilenmezler.
LCD monitörlerin en önemli iki dezavantajı vardır.
- Çok pahalıdırlar.
- CRT nonitörler gibi geniş bir görüş açısı sunmazlar.
Şekil 2.1: LCD Ekranın kesit ve bileşenleri
Taşınabilir sistemlerdeki ekranların tamamı LCD tabanlıdır. LCD monitörlerde yada notebook'larda 3 katman bulunur. En altta yansıtıcı v,bir materyal ortada sıvı kristal bir karışım ve en üstte de yine yansıtıcı bir materyal bulunur. Bu noktadaki sıvının atasında dolaşan akım kristallerinin aralarından ışık geçemeyecek şekilde sıralanmasını sağlar.Bu yüzden her kristal bir nevi diyafram mantığı ile ışığı geçirecek yada tutacak bir mekanizma vardır.
Şekil 2.2: LCD ekranın çalışma düzeni; Başlangıç seviyesi
Şekil 2.3: LCD ekranın çalışma düzeni; Hareketli seviye
BİLGİSAYAR ÇEŞİTLERİ
CRT MONİTORLER:
En eski monitor tipidir, çok yer kaplar, enerji tasarrufu yok denecek kadar azdır. İçerisinde bukunan üç ayrı ışın tabancasından çıkan ışınlar renk hüzmesinde süzülerek aliminyum kaplı fosforik yapıya çarpar ve renk olur, bu şekilde görüntü oluşur.
LCD MONİTORLER:
Enerji tasarrufu sağlar, kullanım kolaylığı sağlar. Likid kristal yapı barındırır. Florasan lambadan çıkan ışınlar bu likid kristaldan geçer renk plazmasından szülür ve pixel'e renk verir, bu şekilde görüntü oluşur. LCD ekranlarda üretim aşamasında ölü pixeller meydana gelir, bu ölü pixeller gözle görülmez ancak ölü pixel sayısı arttığında görün bozukluğu şeklinde fark edilebilir.
PLAZMA MONİTORLER:
Plazma monitorler günlük kullanım için üretilmiş cihazlar değillerdir. Pahalıdırlar, plazma monitorlerde iyon dengesi olan bir plazma ortam bulunur. Bu iyon dengesi görüntü oluşumu sırasında bozulur ve iyonlar bir üst seviyeye geçer. Tekrar dengelenen iyonlar bir alt seviyeye geçerken ışık enerjisi oluşturur. Bu ışık renk plazmasından geçerek pixel'e renk verir. Böylelikle görüntü oluşur.
En eski monitor tipidir, çok yer kaplar, enerji tasarrufu yok denecek kadar azdır. İçerisinde bukunan üç ayrı ışın tabancasından çıkan ışınlar renk hüzmesinde süzülerek aliminyum kaplı fosforik yapıya çarpar ve renk olur, bu şekilde görüntü oluşur.
LCD MONİTORLER:
Enerji tasarrufu sağlar, kullanım kolaylığı sağlar. Likid kristal yapı barındırır. Florasan lambadan çıkan ışınlar bu likid kristaldan geçer renk plazmasından szülür ve pixel'e renk verir, bu şekilde görüntü oluşur. LCD ekranlarda üretim aşamasında ölü pixeller meydana gelir, bu ölü pixeller gözle görülmez ancak ölü pixel sayısı arttığında görün bozukluğu şeklinde fark edilebilir.
PLAZMA MONİTORLER:
Plazma monitorler günlük kullanım için üretilmiş cihazlar değillerdir. Pahalıdırlar, plazma monitorlerde iyon dengesi olan bir plazma ortam bulunur. Bu iyon dengesi görüntü oluşumu sırasında bozulur ve iyonlar bir üst seviyeye geçer. Tekrar dengelenen iyonlar bir alt seviyeye geçerken ışık enerjisi oluşturur. Bu ışık renk plazmasından geçerek pixel'e renk verir. Böylelikle görüntü oluşur.
MONİTÖR BAĞLANTILARI
DVI Bağlantı Türleri
Analog görüntüler ile geriye dönük uyumluluk sağlamak. DVI konektörü analog ve dijital arayüzler karşılamak gerektiği belirtilen DDWG; bu DVI-I (DVI-Entegre) konektörü uygulanmaktadır. Farklı bir konnektör DVI-D (DVI-Dijital) de belirtilen ve bu yalnızca dijital sinyalleri işler.
DVI-Tümleşik ekran (DVI-I) hem de dijital ve analog bağlantıları destekler. DVI-I arabirim konektörü 24 iğneler üzerinde tek veya çift-link dijital sinyaller taşır ve 5 pin analog bağlantı taşımak için kullanır. Bu konektör sağ çapraz şeklindeki yuvaya kolayca ayırt edilebilir. (Resim kadın DVI-I bağlantısı uç görünümü gösterir). | |||
DVI-dijital (DVI-D), yalnızca dijital bağlantıları destekler . Sadece DVI-D kablo, bir monitör Bu Kadın konnektörüne takılabilir . DVI-I kablosu sığmaz! Bu arayüz, tek veya çift-link modu aktivasyon sağlamak için 12 veya 24 pin bağlantı için tasarlanmıştır . (Resim erkek DVI-D konektörü uca bir görünümünü gösterir). |
DVI Analog Bağlantılar ve Adaptörler
DVI Kablolar bile yüksek tanımlı dijital monitör çözünürlükleri (Dual Link Digital) destekliyor, ama onlar analog RGB sinyalleri desteği yok. Bir analog bağlantı gerekiyorsa, biz kullanmanızı öneririz DVI-I ile birlikte yüksek kaliteli VGA Kablolar VGA Kısa Adaptör Kablosu (Parça No 41222). Bu ekonomik ve kaliteli çözüm ve ayrıca DVI kablo uzunlukları 7,5 m mesafe sınırlaması empoze değildir.
DFP / DVI adaptörler mevcut DVI modelleri ile büyük DFP tip monitör ve ekran kartı bağlanabilir. Adaptörler DVI DFP Kadın Erkek (Bölüm No: 41220) ve DVI Dişi DFP Erkek (Bölüm No 41221) olarak mevcuttur.
DVI Adaptör Kablosu ADC (Parça No 41224) - Adaptörler de DVI girişi ile dijital ekran ADC çıkışı ile Apple bilgisayar bağlamak için mevcuttur.
RF-BLOK ile DVI Kabloları
LINDY DVI Kabloları üstün kaliteli bilgisayar bağlantı teknolojisi LINDY geleneği doğrultusunda, optimum performans sağlayan, sağlam bir yapı RF-BLOK korumalı tasarım, düz panel monitör kullanabilirsiniz . LINDY RF-BLOK kablolar,% 25'e kadar azalır girişim, ve artan yalıtım direnci veren bir tek parça metal blok EMI / RF kalkanı kullanın . Yenilikçi birbirine tasarımı, kablo montaj için gerekli hiçbir lehim var demektir . Tasarım ve mükemmel RF ekranlama ferrit çekirdek için bir gereklilik olduğu anlamına gelir, bu yüzden kablo daha az stresli ve daha esnek bir avantaj dar alanlarda bükülmüş kablo gerektiğinde . | |||
LINDY DVI-D kablosu herhangi bir dijital düz panel ekran ile kullanılan ve herhangi bir DVI grafik kartı ile olabilir ! LINDY uzatma kabloları (Dual Link Digital) entegre Micro-Cross bağlantı ile Kadın konnektörü kullanın |
Up To 10 Metre Dijital Monitör ve Bilgisayar Arasındaki Mesafe
DVI kabloları ile sabit kabloları ve klemensler ile dijital monitörler için mesafe 10m mesafeye kadar uzatabilirsiniz. 7.5m den fazla kablo uzunlukları DDWG tarafından belirlenen tavsiye edilen uzunluğu üstünde olduğunu lütfen unutmayınız. Bu faktör de, grafik kartı ve monitör olarak bu mesafe ne kadar aşılabilir donanım kombinasyonuna bağlıdır.
Yaptığınız her ek fiş-priz bağlantısı sinyal iletim kalitesini düşürdüğünü unutmayın. Bu nedenle, özellikle büyük mesafeler her zaman tek bir bağlantı kablosu mümkünse kullanmayı deneyin. Mesafelerde dijital bağlantı ile 5m tipik problemleri üzerinde tek renk kaybı (Kırmızı, Yeşil veya Mavi), görüntü kalitesi düşük ve sonunda tam bir senkronizasyon kaybı olarak gösterilir.
29 Kasım 2011 Salı
Modül 2-İşlem no 1
FARE (MOUSE)
1.GİRİŞ
Fare (mouse), klavyeden sonra bilgisayarda kullanılan en yaygın girdi aygıtıdır ve klavyeye nazaran daha basittir. Grafik arabirimi kullanılmaya başlandığından beri fare desteği programlar içine yerleştirilmeye başlanmıştır.
Bilgisayar programlarının çoğu, özellikle Windows işletim sistemi altında çalışan programlar fareye gereksinim duymaktadırlar ve farelerin yaygınlaşmasıda Windows 95 işletim sistemi ile birlikte başlamıştır.
Şekil 1.1: Fare (Mouse)
2. FARE ÇEŞİTLERİ
Bağlantı çeşitleri ve çalışma sistemine görene iki biçimde ele alırsak;
2.1. Bağlantı Çeşitlerine Göre Fareler
Seri soketli fareler , PS/2 soketli fareler ve USB Soketli fareler olmak üzere üç türlüdür.
Şekil 2.1: Seri ve PS/2 Soketler
Günümüzde PS/2 bağlantılı fareler çoğunluktadır.
Anakartların girişler kısmında yer alan fare ve klavye bağlantısıiçin olan PS/2 teknolojisi, şu an için en çok kullanılan klavye ve fare bağlantıçeşididir.
Şekil 2.2: Klavye/Mouse PS/2 Girişler
2.2. Çalışma Sistemine Göre Fareler
Standart fareler optik fareler ve kablosuz fareler olmak üzere çalışma yapısına göre 3 tür fare vardır.
2.2.1. Standart (Mekanik) Fareler
Altında bulunan top yardımı ile ekranda bulunan fare işaretçisini (mouse pointer) hareket ettiren klasik farelerdir.
2.2.2. Optik Fareler
Kullanıcıların en çok kullandıkları fare türü olan standart fareler günümüzde yerlerini optik farelere bırakmaktadırlar. Standart fareden farklı olarak altında top bulunmayan, bu optik farelerin çalışma prensibi daha değişiktir.
Şekil 2.3: Optik fare
2.3. Kablosuz Fareler
Yukarıda bahsettiğimiz fareler bilgisayar kablo aracılığıyla bağlanır. Kızılötesiyle, radyo dalgalarıyla, ve bluetoth aracılığıyla bağlanan fareler kablosuz fareler olarak adlandırılır.
2.3.1. Kızılötesi Fareler
Bu fareler, bilgisayar ile iletişiminde bir kızılötesi sistem kullanır. Sistem, bilgisayarın seri, PS/2 veya USB yuvasına takılır, fare ise sistemle kızılötesi ışınlar ile iletişim kurar. Eğer fare ile sistem arasına bir cisim girerse, fare hareketleri hissedilmeyecektir. Bu tür farelerden günümüzde artık satılmamaktadır.
Şekil 2.4: Kablosuz fare
2.3.2. Radyo Dalgalı Fareler
Kızılötesi farelerden farklıolarak bu fareler iletişim için kızılötesi ışın yerine radyo sinyalleri kullanırlar. Kapsama alanlarıgenelde onlarca metre civarındadır. Kablosuz fareler bilgisayara takılıolan alıcıaygıtla iletişim kurmak için kendi içlerinde 2 adet pil bulundururlar (Şekil 2.5).
Şekil 2.5: Piller
2.3.3. Bluetooth ile Çalışan Fareler
Bu fareler, kimi bilgisayarlar ile entegre gelen Bluetooth kablosuz teknolojisini kullanarak iletişim kurarlar. İlk iki türe göre en büyük avantajları, standart bir protokol kullandığıiçin her cihazla kullanılabilir olmalarıdır.
Şekil 2.6: Bluetooth Fare
Diz üstü bilgisayarlarda fare işlevi bilgisayar üzerine yerleştirilmiş ve elle döndürülen “TrackBall” adıverilen küre tarafından yerine getirilmektedir. Parmağın baskı hareketiyle imleci yönlendiren “TouchPad” de kullanılan diğer bir türdür.
3. FARENİN İÇ YAPISI VE ÇALIŞMA PRENSİBİ
Fareler kablolu kablosuz olsun genelde iki türdür. Mekanik olarak çalışan fareler ve optik fareler olmak üzere iki çeşiti vardır.Bu farelerin iç yapısı ve çalışma prensipleri aşağıda açıklanmıştır.
3.1. Standart (Mekanik) Fareler
Bu tip farelerin alt tarafına bakıldığı zaman bilye büyüklüğünde bir topun olduğu hemen göze çarpar. Bu standart farenin iç kısmı incelendiği zaman topun bir takım çarkları çevirdiği görülür.
Şekil 3.1: Farenin iç yapısı I
3.2. Optik Fareler
Şekil 3.6: Optik farenin iç yapısı
Optik farelerin çalışma prensibi standart farelerden oldukça farklıdır. Optik farelerde, altta hareket ettikçe mekanik düzenekleri çalıştıran bir top yerine bulunduğu yüzeyi aydınlatacak bir ışık kaynağı (LED) ve küçük bir kamera bulunur. Optik fare hareket ettikçe, altında bulunan kamera gördüğü yüzeyin saniyede binlerce kez fotoğrafını çekmeye başlar. Bu çekim hızı, farenin hassasiyetine bağlı olarak saniyede 5000 kareye kadar ulaşabilir. Daha sonra optik fare içinde yer alan oldukça güçlü bir işlemci, her görüntüyü bir öncekiyle karşılaştırarak farenin ne yönde ve hangi hızla hareket ettiğini tespit eder ve sonuçları imleci hareket ettirmek üzere bilgisayara gönderir.
KLAVYE
1. GİRİŞ
En temel sistem bileşenlerinden biri olan klavye, en önemli giriş cihazıdır. Başka bir ifadeyle bilgisayarla kullanıcı arasında iletişim kurmayı sağlayan önemli bir aygıttır. Üzerinde harfler, sayılar, işaretler ve bazı işlevleri bulunan tuşlar vardır. Sisteme veri girişi için kullanılır. Klavye sistemin ayrı bir parçası olarak bir bağlantıyla anakart üzerinde bulunan klavye konnektörüne takılır. Taşınabilir bilgisayarlarda ise klavye bilgisayar şasesi ile tümleşiktir.
2. KLAVYENİN YAPISI
Şekil 1.1: Klavye resmi
Birçok klavye 80 ile 110 arasında tuşa sahiptir. Klavye üzerinde bulunan bu tuşlar 4 ana grupta toplanır.
1. Alfabetik tuşlar
2. Sayısal tuşlar
3. Fonksiyon tuşları
4. Kontrol tuşları
2.1. Alfabetik tuşlar
Yazı yazarken en çok ihtiyaç duyacağımız harf ve sayıları içerir. Klavyeler öncelikle bu karakterlerin yazımı için tasarlanmıştır. Başka hiçbir tuşa basmadan harf ve sayıların bulunduğu alanda herhangi bir tuşa basılırsa tuşun üzerine yazılmış harf veya sayı ekranda görünür.
2.2. Sayısal tuşlar
Klavyenin en sağında bulunan sayılar ve bazı aritmetik işlemler bulunan kısımdır. Bu kısım Num Lock tuşuna basılarak aktif hale getirilir. Aksi halde bu tuşlar alt kısımlarında yazılı olan işlevleri yerine getirir.
2.3. Fonksiyon tuşları
Klavye tasarlanırken işlevi belirlenmemiş tuşlardır. Her program kendi işlemlerine uygun olarak bu tuşlara görev yükleyebilirler. Klavyenin en üst tarafında F1,F2,F3 biçiminde sıralanırlar.
2.4. Kontrol tuşları
Bazı işlemleri kullanıcının daha kolay yapmasını sağlar. Bir tuşun üzerinde birden fazla karakter varsa, üzerine basıldığında genellikle sol alt köşedekini ekrana yazar. Sol üst köşede yazan karakterler shift tuşuna basılıyken çıkartılabilir. Sağ alt köşede karakter varsa Alt Gr tuşuna basılıyken çıkartılabilir. Ayrıca bazı programlarda kolaylık olsun diye kontrol tuşlarına görevler yüklenmiştir. Örneğin bazı programlarda yeni sayfa açmak için CTRL+O tuş kombinasyonuna basmak yeterlidir.
Esc | Geçerli bir görevi iptal etme |
F2 | Seçili bir dosyaya yeniden isimlendirme |
F3 | Dosya ve klasör arama |
F4 | Bilgisayarım veya Windows Gezgini içinde, Adres çubuğu listesini görüntüleme. |
F5 | Etkin pencereyi yenileme. |
F6 | Pencere içindeki veya masaüstündeki ekran öğeleri arasında, başlatıldıkları sıraya göre geçiş yapma. |
F10 | Etkin programın menü çubuğunu etkinleştirme. |
F11 | Ekrandaki pencerede bulunan araç çubuklarını temizler. |
Print Screen | Saklamak istediğiniz bir ekranı bu tuşla yakalıyorsunuz. |
Delete | Dosyaları siler veya metinleri sağdan sola doğru siler. |
Home | Bir sitenin en baştaki görüntüsünü pencereye getirir. |
End | Bir sitenin en sondaki görüntüsünü pencereye getirir. |
Page Up | Mouse ile yukarı kaydırmanın yaptığı görev. |
Page Down | Mouse ile aşağı kaydırmanın yaptığı görev. |
Num Lock | Sağ taraftaki numaraların kilitlenmesini sağlar. |
Caps Lock | Metine büyük harfle başlamanı sağlar. |
Windows | Başlat menüsünü açar. |
Alt (Alternate) | Ctrl tuşuna benzer. Tuşlara dördüncü bir görev vermek için kullanılır. Genel bir anlamı yoktur. |
Shift | Büyük harf yada tuşun başka bir işlevini kullanma özelliği sağlar. |
Tablo 2.1: Klavye kısayol tuşları
3. KLAVYENİN İÇ YAPISI VE ÇALIŞMASI
Şekil 3.1: Klavyenin içi
Şekil 3.2: Klavye içerisinde buluna mikroişlemci
Klavye yapısı ve çalışması bakımından küçük bir mikrobilgisayara benzer. Kendine ait bir mikroişlemcisi ve devreleri vardır. Bu devrelerin büyük bir kısmı tuş matrislerinden oluşur. Bilgisayar ile klavye arasında 11 bitlik (sekiz tanesi veri biti, 3 tanesi çevre ve kontrol bitleri) bir seri iletişim vardır.
Şekil 3.3: Klavye ile klavye arabirimi arasındaki bağlantı
Klavyeden girilen bütün bilgiler BİOS data alanının 40:1EH adresinden başlayarak bellekte 16 word yer tutan bir alana INT 09H kesmesi kullanılarak yerleştirilir. Burada bu karakterler INT 16H kesmesi kullanılarak işlemci içerisine çekilir.
AH | Fonksiyonu |
00H | Bir karakter oku |
01H | Karakter varmı bak |
02H | Shift durumunu döndür |
05H | Klavye tamponunu yaz |
10H | Klavyeden karakter oku |
12H | Karakter var mı bak |
11H | Shift durumunu döndür |
Tablo 3.1: INT 16 kesmesine göre giriş fonksiyonları
Klavye üzerinde bir tuşa basıldığında, tuş matrisindeki bir sütun ile bir satır arasında kontak kurulmuş olur. Matris yapısındaki her bir sütun ve satır ½ I akımından oluşur. Bu akım matris üzerindeki bir satır ve sütunun birleşmesiyle I akımına dönüşür. Bu akım da klavye işlemcisini (genellikle intel 8048) tetikler.
Şekil 3.4: Klavye tuş matrisi
Şekil 3.5: Klavye tuş matrisi ile devre bağlantısının prensip şeması
Şekil 3.6: Basit bir keypadin matris yapısı
İşlemci bu tuş matrisindeki tuş anahtarı konumunu okur. Daha sonra anakarta INT 09H kesmesiyle birlikte basılan tuşun make kodunu içeren 11 bitlik seri veri paketini 60H portu aracılığıyla PC’ye gönderir. BIOS”da bulunan karakter haritasındaki bilgi ile bu seri paketi karşılaştırılır. INT 09H kesmesi, BIOS’taki karakter haritasındaki her bir tuşun ve tuş kombinasyonlarını neyi temsil ettiğini işlemciye söyler. Tuş yarım saniye sonra bırakıldığında da anakarta yine INT 09H ile bir seri paketi gönderilir. Buna da break kodu denir (Break kodu=make kodu+128). Break kodları her zaman 128’den azdır. Make kodları ise her zaman 128’den fazladır. Bununla birlikte klavye üzerindeki tuş sayısı 128’den fazla olamaz. Eğer fazla olursa break ve make kodları örtüşürler. İşlemci aldığı bu break ve make kodlarını uygulamaların anlayacağı ASCII kodlarına çevirir. Çünkü farklı klavyeler farklı tarama kodları üretir. ASCII karakter seti 128 karakterden oluşur. Fakat bilgisayarlar genişletilmiş 256 karakter içeren ASCII karakter setlerini kullanırlar. ASCII kodlarında tuş kombinasyonlarının karşılığı yoktur. ASCII kodları klavyeden ALT tuşu birlikte girilebilir.
Şekil 3.7: Klavyenin çalışması
BIOS’tan alınan kodlar INT 09H kesmesiyle birlikte klavye tamponuna gönderilir. Klavye tamponlarında ASCII karakterler için 2 baytlık yer ayrılmıştır. Klavye tampon kaydedicisinde iki adet indisçi vardır. Kuyruk indisçisi tampona girilecek karakterlerin yerini belirtir. INT 09H kesmesini kullanarak bilgileri tampona yazar. Kafa indisçisi INT 16H kesmesini kullanarak tampondan bilgilerin okunmasını sağlar. Kuyruğun hızını kullanıcı belirlerken kafanın hızı sabittir. Ekrana yazdırma komutları kullanılarak veriler ekrana yazdırılır.Kafa ile kuyruk aynı yeri gösterirse klavyeden giriş yapılmamıştır.
Şekil 3.8: Klavye tamponunun boş olması durumu
Şekil 3.9: Kuyruğun yazarak ilerlemesi, kafanın okuyarak tamponu boşaltması
Klavyede büyük harflerin okunmasıyla küçük harflerin okunması arasında belirgin bir fark yoktur. Sadece klavye sürücüsü iki tane make kodunu birleştirerek bir tane ASCII kodu elde ediyor.
Bazı klavye kombinasyonları BİOS tarafından okunamaz. Çünkü klavye üzerindeki bazı tuşlar komutları derler. Örneğin Print ve Print Screen tuşlarına basıldığında INT 5H kesmesi çağrılır.
22 Kasım 2011 Salı
İşlem no 6
DONANIM KARTLARI
Anakart üzerindeki genişleme yuvarına takılan kartlara verilen genel isimdir. Önceleri anakartlar üzerinde PCI, ISA, AGP gibi slotların sayısı çok olurdu. Bunlar eklenecek donanım kartları sayısını artırmak içindi. Günümüzde ise onboard (tümleşik) teknolojisinin gelişmesiyle eskisine nazaran daha az genişleme yuvasına ihtiyaç duyulmasına sebep oldu.
Ekran Kartı
Bilgisayar ekranındaki bütün yazı ve grafiğin oluşturulmasında işlemci ile ekran arasında görev yapan dönüştürücülerdir. Bilgisayarlarda görüntü kalitesi hem ekran kartına hem de monitöre bağlıdır. Ekran kartının kalitesini ise fiziksel yapısı, kullandığı veriyolu ve ara yüz çeşidi (CGA, VGA, SVGA) belirmektedir. Ekran kartı bilgisayar sisteminin 4 bileşenini kullanır.
Anakart: Ekran kartına veri için bağlantı ve enerji sağlar.
Mikroişlemci: Her bir pikselle ne yapacağı kararını verir.
Bellek: Ekran kartına gönderilecek bilgileri geçici olarak tutar.
Monitör: Ekran kartında gelen bilgileri görüntüler.
Ekran Kartının Yapısı ve Çalışması
Görüntünün oluşturulmasında ve monitöre aktarılmasında etkin rol alan temel bileşenler şunlardır:
> VGA BIOS: Ekran kartının çalışmasını sağlayan komutlar içermektedir. Yani ekran kartının ne zaman ne işyapacağını bu bileşen belirlemektedir
> Grafik İşlemci (GPU): Ekran kartının beyni gibidir. Görüntü hesaplamalarını ve görüntü işlemlerini mikroişlemciye (CPU) yansıtmadan ekran kartında gerçekleştiren bir yongadır.
> Video RAM: Grafik işlemci görüntüyü oluştururken hafıza olarak ekran kartı üzerindeki hafızayı kullanmaktadır. Bu da ana belleğin sadece CPU tarafından kullanılarak performansın artmasına sebep olmaktadır.
>RAMDAC (dijital-analog çevirici): Ekran kartının görüntü belleğindeki dijital (sayısal) verileri monitörde görüntülenecek analog sinyallere dönüştürerek ekran kartının monitör çıkışına gönderir. RAMDAC’in verileri dönüştürme ve aktarma hızı, ekran tazelenme hızını belirler. Bu hız Hz cinsinden ölçülür. Örneğin monitörün ekran tazeleme hızı 70 Hz olarak ayarlanmışsa görüntü saniyede 70 defa yenilenir.
Ekran Kartı Çeşitleri
Fiziksel yapısına göre ekran kartları onboard (tümleşik) ve haricî (genişleme yuvalarına takılan) ekran kartları olmak üzere ikiye ayrılır. Günümüzde çeşitli üreticiler tarafından her türlü kullanıma uygun olarak ekran kartları üretilmektedir.Veriyolu standardına göre ekran kartları; ISA, PCI, AGP, PCI-X ve PCI-e şeklinde gruplandırılabilir.
Fiziksel yapısına göre ekran kartları onboard (tümleşik) ve haricî (genişleme yuvalarına takılan) ekran kartları olmak üzere ikiye ayrılır. Günümüzde çeşitli üreticiler tarafından her türlü kullanıma uygun olarak ekran kartları üretilmektedir.Veriyolu standardına göre ekran kartları; ISA, PCI, AGP, PCI-X ve PCI-e şeklinde gruplandırılabilir.
Ekran Kartı Seçimi
Ekran kartı seçerken bilgisayarınızı ne amaçla kullanacağınıza karar vermiş olmanız gerekir. Ofis ortamında kullanılacak bir bilgisayarın sahip olacağı ekran kartı ya da basit işlerde kullanılacak bir bilgisayarda kullanılacak bir ekran kartı çok yüksek bir performans sunmak zorunda değildir; bu tip ihtiyaçlar için ortalama bir model yeterli olacaktır. Ancak yeni nesil bilgisayar oyunlarını oynamak isteyen ya da tasarım, çizim ve animasyon yazılımları ile uğraşmayı düşünen bir kullanıcı, çok daha gelişmiş ve yüksek fiyat karşılığında satılan modellere yönelmelidir.
SLI: SLI (scalable link ınterface) teknolojisi iki kartı aynı anakart üzerine bağlayarak grafik işleme performansını çok büyük ölçüde artırmaya yarayan bir yapıdır.
Crossfire: SLI teknolojisine benzer bir teknoloji olan ve crossfire teknolojisi ile 2 veya daha fazla çekirdeğe sahip ekran kartı, uygun şartlar altında birbirine bağlanarak performans artışı sağlanmaktadır.
PCI-e ekran kartı günümüzde en çok kullanılan ekran kartı çeşididir. Sebebi ise veriyolları konusunda anlattığımız gibi PCI-e veriyolunun bant genişliğinin yüksek oluşudur.
Ekran Kartı Montajı
Ses Kartı
Ses kartı, sayısal olarak tutulan ses bilgilerini analog ses sinyallerine ve aynı zamanda da analog ses sinyallerini sayısala dönüştürmektedir. Hoparlörden alınan ses, dijital bilginin analog sinyale dönüşmüş şeklidir. Mikrofondan bilgisayara kaydedilen seste, analog sinyalin dijital ses bilgisine dönüşmüş şeklidir.
Ses kartları günümüzde onboard (tümleşik) olarak gelmektedir. Haricen bir ses kartı takmak istiyorsak BIOS’tan onboard ses kartı devre dışı bırakılmalıdır.
Ses kartının bağlantı portları:
Line In (mavi): Teyp ya da CD player’deki sesleri bilgisayar ortamına aktarır.
Microphone In (pembe): Ses kartın mikrofon girişidir. Dış ortamdaki seslerin mikrofon bilgisayara gönderilmesini sağlar.
Line Out (yeşil): İki hoparlörün ya da kulaklığın kullanılmasını sağlayan çıkıştır. 3D ses sistemlerinde buraya front (ön) hoparlörler bağlanır.
Rear Out (turuncu): 3D ses rear (arka) hoparlörler buraya bağlanır
Joystick/MIDI port: Joystick ve MIDI aygıtlarının bağlanmasını sağlar.
Ses Kartı Çeşitleri
Ses kartları veriyolu standardına göre ve fiziki yapılarına göre çeşitli şekillerde sınıflandırılabilir. Veriyolu standardına göre ses kartlar ISA, PCI ve PCI express olarak üçe ayrılır. Fiziki yapılarına göre ise anakartla tümleşik olanlar (onboard) ve anakarta sonradan takılabilenler olmak üzere ikiye ayrılır. Ayrıca ses kartlarında 3D teknoloji ürünleri de üretilmektedir.
ISA
PCI
PCI-e
Ses Kartı Montajı
Haricî bir ses kartı anakart üzerindeki PCI yuvasına takılabildiği gibi taşınabilir USB girişli bir ses kartı var ise doğrudan arabirimlerden biri olan USB portuna takılabilir.
Ethernet Kartı
Bilgisayarlar arasında her türden verilerin transferini kablolar aracılığı ile taşıyabilmek için kısaca ağ denilen yapılar oluşturulur. Ağda bulunan makinelerin sayısı ve mesafelerine göre çok değişik yapı ve bağlantı oluşturulabilir. Yerel ağın oluşturulmasında kullanılan ve bilgisayarla arasındaki fiziksel bağlantıyı sağlayan kartlara ethernet kartı denir.
Ethernet Kartı Montajı
Ethernet kartları günümüzde genellikle anakart üzerinde tümleşik (onboard) şekilde gelmektedir.
Haricî bir ethernet kartı anakart üzerindeki PCI yuvasına takılabildiği gibi taşınabilir USB girişli bir ethernet kartı var ise doğrudan arabirimlerden biri olan USB portuna takılabilir.
Diğer Donanım Kartları
Bilgisayarda tümleşik olarak gelmeyen genişleme kartları anakarttaki slot sayısının müsaade ettiği kadar bilgisayar donanımına eklenebilir. Eğer takılacak bir slotunuz kalmamışsa USB portlarından haricî (external) olarak ekleyebilirsiniz. Tabii bu da USB’yi kullanan diğer cihazların bant genişliğini azaltmış olacaktır.
TV/Capture Kartı
Analog TV kartı
Dijital TV kartı
SCSI Kart
Güvenlik Kartı
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)